Geçtiğimiz haftalarda Hollanda'nın bakanlarımıza,konsolosluk üyelerimize karşı yanlış tutumları sebebiyle bir diplomatik kriz yaşanmıştı. Bu kriz hala devam etmekte tam anlamıyla çözüm gerçekleşmemiştir. Bazı insanların "ya kardeşim bizim askeri gücümüz ortada girelim şu Hollanda'ya haddini bilsin" gibi tuhaf açıklamaları şaşırtsa da bu gibi çok düşünce sosyal medyalarda karşımıza çıktı. 2017 senesinde olduğumuzu unutmamak gerek tabi. Çünkü artık öyle top,tüfek,süngü ile savaş yapılmıyor. Yapılıyor tabi ama artık bir ülkeye darbe vurmak için önemli bir savaş değil artık bu. Ülkeler arasında artık en önemli savaş EKONOMİ.Yani artık top,tüfek,süngü silah olarak kullanılmıyor,ekonomi en önemli silah olarak görüyor. Bir sonraki paragrafta tamamen resmi kurumların verilerine dayanarak bazı bilgiler paylaşacağım.
Türkiye-Hollanda ticari ilişkileri iki ülke arasındaki 1996 yılında imzalanan anlaşmalar ile gümrük vergisi ortadan kalkmıştır ve ticari ilişkiler daha çok kuvvetlenmiştir.(sanayi ürünlerinde geçerli bir anlaşma). Geçen yılın TÜİK verilerine göre ihracatımız 3.6 MİLYAR dolar ithalatımız ise 3 MİLYAR dolar. Yani 600 MİLYON dolar ihracat fazlamız var. Bu oldukça yüksek bir rakam ve 2005 yılından beri yayınlanan verilerde ihracat fazlamızın 2014-2015 yılları hariç hep yükseldiğini görüyoruz.Başlıca ihraç ettiğimiz ürünler arasında; Eşya taşımaya mahsus araçlar, otomobil,steyşın vagonlar,yarış arabaları,tekstil ürünleri bulunuyor. Başlıca ithal ettiğimiz ürünler ise;petrol yağları,traktörler,bitki tohumları,ilaç gibi ürünler bulunuyor. Ülkemizde yaklaşık 2700 Hollanda menşeli firma bulunuyor. Bunlardan bazıları Philips,Shell,Unilever'dır. Hollanda da ise 23.000 yakın Türk girişimci bulunuyor. 2015 yılının verilerine bakarak turizm açısından söyleyebileceğimiz bir diğer hususta 1.2 milyon Hollandalı turistin ülkemize ziyarete gelmiş olması.
Bu sayısal verilere bakarak toparlamak gerekirse: Artık savaşmak için top,tüfek,silah,tank,roketatar vb. şeylere gerek olmadığını görmek yeterli olacaktır diye düşünüyorum. Ülkeler arası bu ticari ilişkilerin aksaması demek sadece kendi ülkemiz için değil iki ülke içinde sıkıntılı bir zamanın başlaması demektir.Özellikle Hollanda'nın bir AB üyesi olduğunu göz önüne alırsak ülkemiz için daha çok sıkıntıya sebebiyet vereceğini anlamak gerekir. Rus uçağının düşürülmesi ile ülkemize gelen Rus turist sayısının azalması ve Akdeniz bölgesinin bu durumdan fazlaca etkilendiği yakın zamanda gözlemlendi. Bunun benzeri bir başka ülke ile gerçekleşirse yapılacak ihracatın düşmesi ülkemiz açısından(özellikle döviz) büyük sıkıntılara sebebiyet verebilir.
Bizimde kulaktan dolma bilgilerle savaşın sadece askeri malzemelerle yapılmayacağını anlamamız gerekiyor. Hollanda'nın 48,000 askeri varmış ayağını denk alsın gibi çocukça söylemlere hiç gerek yok. Kısa zamanda bu diplomatik anlaşmazlığın düzelmesi yolunda adımların atılması gerektiğini düşünüyorum.
Türkiye-Hollanda ticari ilişkileri iki ülke arasındaki 1996 yılında imzalanan anlaşmalar ile gümrük vergisi ortadan kalkmıştır ve ticari ilişkiler daha çok kuvvetlenmiştir.(sanayi ürünlerinde geçerli bir anlaşma). Geçen yılın TÜİK verilerine göre ihracatımız 3.6 MİLYAR dolar ithalatımız ise 3 MİLYAR dolar. Yani 600 MİLYON dolar ihracat fazlamız var. Bu oldukça yüksek bir rakam ve 2005 yılından beri yayınlanan verilerde ihracat fazlamızın 2014-2015 yılları hariç hep yükseldiğini görüyoruz.Başlıca ihraç ettiğimiz ürünler arasında; Eşya taşımaya mahsus araçlar, otomobil,steyşın vagonlar,yarış arabaları,tekstil ürünleri bulunuyor. Başlıca ithal ettiğimiz ürünler ise;petrol yağları,traktörler,bitki tohumları,ilaç gibi ürünler bulunuyor. Ülkemizde yaklaşık 2700 Hollanda menşeli firma bulunuyor. Bunlardan bazıları Philips,Shell,Unilever'dır. Hollanda da ise 23.000 yakın Türk girişimci bulunuyor. 2015 yılının verilerine bakarak turizm açısından söyleyebileceğimiz bir diğer hususta 1.2 milyon Hollandalı turistin ülkemize ziyarete gelmiş olması.
Bu sayısal verilere bakarak toparlamak gerekirse: Artık savaşmak için top,tüfek,silah,tank,roketatar vb. şeylere gerek olmadığını görmek yeterli olacaktır diye düşünüyorum. Ülkeler arası bu ticari ilişkilerin aksaması demek sadece kendi ülkemiz için değil iki ülke içinde sıkıntılı bir zamanın başlaması demektir.Özellikle Hollanda'nın bir AB üyesi olduğunu göz önüne alırsak ülkemiz için daha çok sıkıntıya sebebiyet vereceğini anlamak gerekir. Rus uçağının düşürülmesi ile ülkemize gelen Rus turist sayısının azalması ve Akdeniz bölgesinin bu durumdan fazlaca etkilendiği yakın zamanda gözlemlendi. Bunun benzeri bir başka ülke ile gerçekleşirse yapılacak ihracatın düşmesi ülkemiz açısından(özellikle döviz) büyük sıkıntılara sebebiyet verebilir.
Bizimde kulaktan dolma bilgilerle savaşın sadece askeri malzemelerle yapılmayacağını anlamamız gerekiyor. Hollanda'nın 48,000 askeri varmış ayağını denk alsın gibi çocukça söylemlere hiç gerek yok. Kısa zamanda bu diplomatik anlaşmazlığın düzelmesi yolunda adımların atılması gerektiğini düşünüyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder