Demokrasinin beşiği diye adlandırılan bir coğrafya Avrupa. O kadar demokratik insanlardır ki bu adamlar insanın ağzı açık kalır. Mesela Türkiye Cumhuriyeti'nin bakanlarını sudan sebeplerle ülkelerine giriş yasağı verebilirler. Ya da ülkesinde olan bakanlara Türk halkıyla buluşma iznini vermezler. Konsolosluk görevlilerini gözaltına almayı da bilirler ve sizde bilirsiniz ki bu gibi uygulamalar demokrasinin birer temel taşıdır. Eğer böyle yapmazsan demokrasinin seninle işi olmaz. Bir taraftan ülkesinde sağcı olarak bilinen adamın teki çıkar "Türkleri,müslümanları Avrupa'da istemiyoruz, Avrupa'ya daha fazla islamın yayılmasını engelleyeceğiz" diye oldukça demokratik bir açıklama yapar. Irkçılık biliyorsunuz ki yine demokrasinin temel taşlarından bir diğeridir. Kimileri ülkemizde 16 nisan tarihinde yapılacak referandum için "evet" oyu istemeye gittikleri ve bu nedenden dolayı yani seçim propagandası yapılmasına izin verilmiyor diye savunabiliyor bu ülkeleri(Almanya,Hollanda). Bu savunan adamlardan kendi içimizden adamlar yani Türk diye bildiğimiz Türk vatandaşı dediğimiz insanlar. Şunu görmüyorlar fakat bu 2 avrupa ülkesi "hayır"oyu istemeye gelenlere son derece misafirperver yaklaşıp kucaklarını açıyor. Bu bir seçim propagandası değil midir? Bu soruyu vicdanlara soruyorum. Biz millet olarak oyumuzu kullanabiliriz bu evet de olabilir hayır da sorun bu değil. Sorun Avrupa'da yayılması istenen Türk ve İslam karşıtlığı. Buna uyanmamız gerekiyor. Eğer sen bir Hollanda polis köpeği tarafından ısırılan bir vatandaşını televizyondan koltuğunda rahat bir şekilde izleyebiliyorsan eğer işte o zaman ben senin o zaman içindeki vatan sevginden şüphe duyarım ki böyle bir durum da senin vatan sevgisinden mahrum olduğunu gösterir. Buna rağmen hala kendi ülkeni "nedne böyle yaptık ne gerek vardı gitmeye" diye eleştirebiliyorsan eleştirmeye devam et. Biz dışarıdaki Avrupa ile uğraşırken gücümüz bitmez içimizdeki Avrupa sevdalılarını bitirmeye sıraya gelince.
Hindistan: Çok tanrılı dinleri,kalabalık nüfusu, bizlere çok garip gelen yaşam tarzları ve daha birçok garipliklerle dolu bir ülke. Refah düzeyinin yüksek olmadığı,yoganın merkezi,ineklere tapılan bir yer.Tapınaklarıyla,Tac Mahal'iyle,mağaralarıyla turistik ögeleri içinde bulunduran ülke.Ayrıca dünyanın en kalabalık ikinci ülkesi konumunda olduğunu da belirtelim. Hindistan'ı diğer ülkelerden ayıran ve şu aralar daha çok bu konu üzerine düşülen bir şey var. O da Hindistan'daki YAZILIM başarısı. Bu adamlar yazılım konusunda o kadar ileriye gittiler ki tüm dünya bunun araştırmasını yapıyor.Araştırmasını yapıyorum derken abartmıyorum gerçekten de bazı üniversitelerde bu konuyla alakalı çalışmalar yapılıyor.Çünkü adamlar bu işte çok büyük bir atılım gösterip zirveye yerleştiler diyebiliriz.Günümüz dünyasını belki de en önemli teknolojisi "Bilgi Teknolojisi" ve Hintliler bu işi gerçekten iyi yapıyorlar. 1970'li yıllarda ülkede ithal edilen donanımlarının yazıl
Yorumlar
Yorum Gönder